DÜZELTME İŞARETİ
Kafaları çok karıştıran bir mesele. Düzeltme işareti ya da ona taktığımız isimle şapka.
Var mı yok mu, kaldırıldı mı yoksa duruyor mu?
Hâkim olan bilgi kaldırıldığı yönünde. Oysaki kaldırılmadı, duruyor. TDK’nin açıklaması böyle. Düzeltme işareti evet kaldırılmadı hâlâ var ancak kullanımı eskiye oranla çok azaltıldı. Belki de TDK’nin kaldırılmadı yerine sınırlandırıldı açıklaması yapması daha uygun. Bilgide doğruluğu sağlamak ve kirliliğin önüne geçmek için.
Peki hâli hazırda nerelerde kullanmamız gerekiyor şapkayı?
Öncelikle Arapça ve Farsçadan dilimize geçen ve ince söylenen “k” ve “g” harflerinden sonra gelen “a” ve “u” ünlülerinin üzerine konuyor, “k” ve “g” nin ince söylendiğini belirtmek için. Bu harfler ince söyleniyorsa onlardan sonra gelen, kalın birer ünlü olan “a” ve “u” nun üzerine düzeltme işareti koyuyoruz.
Kâğıt, rüzgâr, kâtip, gâvur, yegâne, yadigâr, zekâ, harekât, sükûn, sükûnet, mahkûm, hükûmet, gibi. Örnekler çok.
Şimdi burada bir parantez açıyorum. Başka bir konuya değineceğim.
Tüm bu sözcüklerde ve benzerlerinde ince olan “k ve g sesidir.
Ancak “k” ve “g” nin inceliği kalın olan a ve u ünlülerini de etkiler ve bu ünlüler kendi asıl telaffuz noktalarından daha önde telaffuz edilir. Örneğin “ka” hecesindeki “a” sesi bir art damak ünlüsüdür, yani kalındır. Ama “kâ” hecesindeki “a” bir ön damak ünlüsüdür ve ince bir ünlü olan “e” sesi ile aynı yerde boğumlanır. Dolayısıyla biz diksiyon eğitmenleri a sesini kalın ve ince iki ayrı a olarak öğretiriz. Bunu şunun için söylüyorum, bu öğretimin yanlış olduğu, aslında ince söylenen seslerin “a” ve “u” değil, “k” ve “g” olduğu söylenir bazı Türk dili uzmanları tarafından. Evet asıl inceliği veren “k” ve “g” dir geldikleri dille bağlantılı olarak ama bu, yanına gelen kalın ünlünün de daha önde ve tabii daha ince telaffuz edilmesini doğurur.
Devam edelim düzeltme işaretinin kullanım yerlerine. Yazımları aynı söylenişleri farklı sözcüklerden uzun okunanın üzerine konur. Ama – âmâ gibi. Görme engelli anlamındaki âmâ her iki a sesi uzun söylenir ve bu da düzeltme işareti ile gösterilir. Adet – âdet, alem – âlem, şura – şûra, adem – âdem, hala – hâlâ, kar – kâr gibi.
Nispet eki olan “i” var biliyorsunuz. Uzun okunan ünlüleri anlattığım videoda ve O Öyle Söylenmez videolarımın üçüncüsünde bulabilirsiniz. Bu nispet i’sinin belirtme i’si ve iyelik eki olan “i” ile karışmasını önlemek için i’nin üzerine konur. Askeri – askerî, bedeni – bedenî, ilmi – ilmî, resmi – resmî gibi. Ama sadece karışma ihtimali olanlara şapka konur. Bana sorarsanız karışma ihtimali olmasa da nispet i’si bulunan sözcüklerde de uzunluğu belirtmek için şapka konmalı. Çünkü bu i’nin uzun söylenmesi gerektiği bilinmiyor. Siyasi, tarihi, fiziki diye uzun söylenmesi gerekirken kısa söyleniyor. Özellikle genç nesil bilmiyor.
Toparlarsak şapka artık çoğunlukla inceltmede kullanılıyor, karışma ihtimali varsa uzun olanın üzerine konuyor. Eskiden uzunlukları belirtmek için daha çok kullanılırdı.
Gelelim kalktığı, artık kullanılmadığı yerlere. Birincisi, “L” harfinden sonra gelen seslilerde artık düzeltme işareti kullanılmıyor. Şimdi söyleyeceklerim önemli. Türkçede “L” ile başlayan sözcük yoktur. “L” ile başlayan tüm sözcükler bize başka dillerden geçmiştir. Ve “L” ile başlayıp yanına kalın ünlü olan a, o ve u seslerini alan tüm sözcüklerde L ince söylenir. TDK bu kelimelerde şapkayı kaldırışını şu sebeple açıklıyor: “Dilimize başka dillerden geçen sözcüklerdeki “L” sesi zaten incedir, o nedenle şapkaya gerek yoktur.” Ancak gelin görün ki bu bilgiden haberdar olan yok denecek kadar az. Şapkalar “L” den sonraki kalın ünlülerde kalkınca ortalık kalın kalın “lahmacun, lazım, lAvabo, laik, lunapark” diyenlerden geçilmez oldu. Bence bu sözcüklerde düzeltme işareti yeniden yerini almalı.
Sadece sözcüğün ilk harfi olan “L” değil, sözcük içinde bulunan, ince okunan L’ler var. Eskiden şapkalı yazılırdı, artık şapkasız. İmla, plaj, klasik, plan, billur gibi. Bunların hepsi ve daha birçoğu artık kalın söyleniyor. Şapkalı olsalar herkes ince söylenmesi gerektiğini bilecek.
Peki, L’ den sonra gelen “o” sesini ve ince söylenen “lo” hecesini ne yapacağız? “O” sesinin üzerinde hiçbir zaman düzeltme işareti olmadı. Ancak bu seslerin ince olduğunu bir şekilde bilirdik, evde ya da okulda duyarak öğrenmiştik. Lokal, lojman, lokum böyle kelimeler. Şimdi ise bütün bu sözcüklerin kalın “L” ile söylendiğini duyuyorum. Bu bilgiden haberdar olan yoksa Türkçe eğitiminde bir eksik var demektir.
L’den sonra şapkanın kullanıldığı tek sözcük grubu özel adlar. Kişi ya da yer adı fark etmez, “L” harfinden sonra bir kalın ünlü varsa düzeltme işareti koyuyoruz. Halûk, Selânik, Lâle, Elâzığ gibi. Ya da Balâ gibi.
Düzeltme işareti konusunda TDK birkaç kez karar değiştirdi. Hatta bir ara uzun söylenen pek çok kelimede bu uzunluğu göstermek için bu işaret kullanılırdı. Hale, mana, name, adil gibi. Onlar da kalktı, dolayısıyla uzun sözcükleri ayırt etmek genç nesil için zor. Örneğin mana sözcüğündeki şapkalar her iki a sesinin hem uzunluğunu hem n sesinin inceliğini belirtirdi. Şimdi çoğunluk mana diyor.
Sosyal medyaya baktığım zaman bazı kullanıcıların hâlâ bu tip sözcüklerde kaldırılan şapkayı yazımda kullandıklarını görüyorum. Bu doğru değil, çünkü dilde birlik önemlidir. Hem söyleyişte hem yazımda ama özellikle yazımda. Bu birliği baltalamamak için eksik ya da kusurlu da olsa TDK’nin belirlediği kurallara uymamız gerekir. Çünkü ölçünlü Türkçenin yani standart Türkçenin asıl kaynağı Türk Dil Kurumudur.
Bir de şapkayı hiç kullanmayanlar grubu var. Bu kullanmayanlar grubu dil birliğinin bozulması açısından daha tehlikeli çünkü TV kanalları alt yazılarda, gazeteler manşetlerinde, başlıklarında, köşe yazarları yazılarında, yazarlar kitaplarında hiç kullanmıyorlar. O nedenle yanlış söyleyişler hiç eksik olmuyor. Hakkari, harekat, şikayet, hikaye gibi.
Dil duyarak öğrenilir. Bu yanlışları duyanlar da yanlış öğreniyorlar. Sözlük ve yazım kılavuzu kullanma alışkanlığımız da pek yok. Aslına bakarsanız doğrusunu öğrenme kaygımız da yok. Ben doğru mu söylüyorum bir araştırayım, öğreneyim merakı da yok çoğu kişide.
Öğrendikten sonra da telefonda bir tuşa biraz uzun basmak ya da bilgisayarda iki tuşa birlikte basmak evet belki biraz yorucu (!) ama eğer yaparsanız en azından şapkanızı korumuş, daha da önemlisi doğru telaffuz etmiş olursunuz.